Güneşin doğduğu, çiçeklerin güneşe yöneldiği
Gündelik koşuşturmacaların olduğu
Fazlasıyla sıradan
Bilemezdin, o da bilemezdi, kimse bilemezdi
Son gördüğün kare kim bilir neydi
Belki bendim, belki de sadece pencereden içeri giren bir ışık hüzmesi
O anda ışık büyüdü
Işığın içinde kayboldun
Herkese son defa kırptığın gözlerin bir vedaydı aslında
Her şey fazlaca düzen içerisindeydi
Mutfak, mutfak eşyaları, kıyafetler, örtüler, mobilyalar
Bütün düzen birden yok oldu
Işıkla birlikte, düzen yerini içinde salındığın koca bir boşluğa bıraktı
Dünya'nın yörüngesinde dolanan uzay atıkları misali
Anlamsız bir şekilde dolanmaya başladılar
Ordaydın ama yoktun
Görüyordun ama bakmıyordun
Konuşuyordun ama sesin çıkmıyordu
Siren sesi sesini bastırıyordu belki de
Saat işliyordu tik-tak
Birden kesildi hepsi
Her şey zamanın içinde kayboldu
O ışıkla birlikte
Güneş ve ay yer değiştirdi
Sevinç, mutluluk yerini hüzne bıraktı
Bir bilmece gibi
Çözümlemesi olmayan bir bilmece
Sıradandı oysa o gün
Fazlasıyla sıradan
Sıradanlık o vedayla bozuldu
Güneş battı ve bir daha hiçbir zaman öyle doğmayacaktı
Seninle birlikte her şey anlamlıydı
Şimdiyse tanımlayamayacak derecede anlamsız
Geriye kalanlar mı?
Biz, o, ışık, boşluk ve töz...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder